Abdülhamid’in Kurtlarla Dansı – Namık Kemal’in Sultan’la Tangosu

10.08.2018 tarihinde Okuma Notları kategorisine eklenmiş, 858 Kişi Okumuş ve 0 Yorum Yapılmış.

Abdülhamid, amcası Sultan Abdülaziz döneminde gözden düşmüş bulunan Namık Kemal’i Şura-yı Devlet üyeliğiyle ödüllendirir ve Anayasa Hazırlama Komisyonu’na davet ederken, Namık Kemal ne yapar biliyor musunuz? Sultan aleyhine, onun anlayacağı dilden bir tehdit beyti yazıp gittiği bir mecliste okur. Bu ikinci mısrası Arapça olan beyitte “iki defa tekrarlanan üçüncü defa niye olmasın?” denilmekteydi. Tabii bundan çıkan sonuç, “Abdülaziz ve V.Murat’ı nasıl tahttan indirdiysek üçüncüyü, yani Abdülhamid’i de öyle indiririz” oluyordu.

II.Abdülhamid amcasını darbeyle deviren taifeyi, yani devletin başına tüneyen darbeci çekirdeği dağıtmakla meşgulken, Vatan Şairi’nin kalkıp da aba altından sopa göstermesi bardağı taşıran son damla oldu. Asayişi ihlal ettiği gerekçesiyle mahkemeye verildiyse de mahkum olmadı. Bunun yerine, Girit adasında ikamete memur edildi. Kendi arzusuyla, zorunlu ikameti Midilli Adasına çevrildi.

Midilli’de yine Namık Kemal’in kükreme nöbeti gelmişti. Nasıl vaktiyle Abdülaziz’e ve Sadrazam Ali Paşa’ya şiddetli hücumlarda bulunmuşsa hedefinde şimdi Abdülhamid vardır. 93.Harbi’nin kaybını bahane ederek Abdülhamid’e saldırır. ‘Kölem’ dediği kaleminin ucu, hicivlerin en ağırına doğru yol alırken, ne geçmişi düşünür, ne gelecekte bu sözlerinin boğazında düğümleneceğini, Sivri kalem yine Sultan’a yönelmiştir…

O “Allah’ın belası”, Midilli adasından yazan Namık Kemal’e neler yapmıştır dersiniz? Tahmin edin bakalım. Bulamadınız mı? Söyleyeyim öyleyse: Zorunlu ikametini, valiliğe çevirmiştir! Evet, valiliğe! Kendisine “Allah’ın belası” diye hakaret eden Namık Kemal, hakaret ettiği kişi, yani Sultan Abdülhamid tarafından Midilli mutasarrıfı yapışmıştır! (Yıl 1879’dur.)

Sonra ne mi olmuştur?

Namık Kemal Rodos ve Sakız valiliklerine atanmış ve Cezmi, Celâleddin Harzemşah gibi eserleri yanında bir de Osmanlı tarihi yazmaya girişmiştir. Rodos üstadın zihnini kanatlandırmış olmalı ki, Osmanlı tarihini cüzler halinde bastırmaya başlamıştır. İlk cüzün, nüshalarından birini de, daha önce hakkında “Allah’ın belası” nazralarını savurduğu Sultan Abdülhamid’e gayet saygılı bir takdim yazısıyla sunmuştur. Muhtemelen yüklü bir atiye- seniyye beklerken, tam tersi olmuş ve Sultan bu abartılı -belki de yapmacık olduğuna inanıyordu- saygı ifadelerinden pek hoşlanmamış olacak ki, kitabın basımının durdurulmasını irade etmiştir. Büyük bir şok geçiren Namık Kemal yanlış anlaşıldığını belirten mektuplarla durumu açıklığa kavuşturmaya çalışmışsa da, başvurularından herhangi bir sonuç alamamıştır. Bundan kısa bir süre sonra da Sakız Adasında ölecektir (2 Aralık 1888)

Hayranı olduğu Rumeli Fatih’i ve Orhan Gazi’nin oğlu Süleyman Paşa’nın yanına gömülmeyi vasiyet etmiştir Namık Kemal. Bu vasiyeti “Allah’ın belası” tarafından yerine getirilecektir. Şimdi Bolayır’da, Süleyman Paşa’nın türbesi yanında, planlarını Tevfik Fikret’in çizdiği, parasını Sultan Abdülhamid’in ödediği kabrinde son uykusunu uyumaktadır.

[Kaynak: Mustafa ARMAĞAN’nın kaleminden Abdülhamid’in Kurtlarla Dansı 27. Baskı Sayfa 216-2017]
İlgili Terimler : ,
Yazar Hakkında
Yazar-1

Yazar : Yazar-1

Yazar Hakkında : Bir kamu kuruluşunda Bilgisayar Mühendisi olarak görev yapıyor.

Yazarın Tüm Yazıları İçin Tıklayınız

Yorumlar
İsminiz
E-Posta Adresiniz
Yorumunuz

Sitemizde En Çok Okunan İçerikler

Yavaş yavaş yaşamak sindire sindire, içini doldura doldura…Hayatı yavaşlatmalıyız, yavaş yaşamalıyız… Ne biliyim belki abdestimizi yavaş
İmanı Bozan HallerTRT’nin severek takip edilen Yunus Emre isimli dizisinde, Mürşit Tapduk
Muhsin YAZICIOĞLU BelgeselleriNeden her kıymetli insanın belgeseli vefatından sonra yapılır ki?
Namaz Tesbihatlarının Türkçe KarşılıklarıTürkiye’de yaşayan Müslümanlar olarak malesef birçoğumuz okuduğumuz sure ve duaların

Sitemizde En Çok Yorumlanan İçerikler

İmanı Bozan HallerTRT’nin severek takip edilen Yunus Emre isimli dizisinde, Mürşit Tapduk
Yavaş yavaş yaşamak sindire sindire, içini doldura doldura…Hayatı yavaşlatmalıyız, yavaş yaşamalıyız… Ne biliyim belki abdestimizi yavaş
Muhsin YAZICIOĞLU BelgeselleriNeden her kıymetli insanın belgeseli vefatından sonra yapılır ki?
Kader Nedir ?Kur’an-ı Kerim’de birçok yerde Kader konusu işlenmekte ve kavramsal
  • Twitter Takip